Türk Telekom, Ülker ve Doğuş Holding’ten 18 Milyar Dolarlık Kredi.

Merhabalar,

Çok uzun olmasa da orta uzunluktaki bir sürenin ardından ülkemizde son dönemlerde gündeme gelen büyük şirketlerin kredi yapılandırması haberleri hakkında sizlere bir kaç anektod ileteceğim.

Basından da takip ettiğiniz üzere Türk Telekom, Ülker ve Doğuş Holding’in ülkemizdeki kredi borçları toplamı 18 milyar dolara yakın. Bu rakam, ülkemizin cari açığının 7 milyar dolar eşiğinde olduğunu varsayarsak 2,5 katına denk geliyor. Yani ülkemizin cari açığı 7 milyar dolar, ülkemizdeki üç şirketin ülke içindeki kredi borçları 18 milyar dolar.

Farz edelim ki ülke kalkınması için bu kredilerin verilmesi gerekiyor ki verilmiş. Aynı hassasiyetin ülkemizin ekonomisini ayakta tutan kobilere de gösterilmesi gerekmez mi?

Bu büyük şirketlerin kredileri sürekli gecikmede, sürekli yapılandırma isteniyor ve yapılıyor. Ne bir olumsuz etkilenme söz konusu nede bir banka bu şirketlere bir daha kredi yok diyor.

Ancak ülkeyi ayakta tutan kobilerin kredi gecikmesi olduğunda yada yapılandırma istediğinde bankalar kredi vermiyor ve kobiler iflasa itiliyor. Bu haksızlıkla alakalı devlet acil çözüm üretmeli ve kobilerin bu mağduriyeti giderilmeli. Sürekli kobi destekleri ve kredileri açıklanıyor. Ancak sıkıntıda olan kobiye değil. Sıkıntıda olmayan kobiye bu krediler yarıyor.

 

Amaç sıkıntıda olan kobiyi kurtarmak mı?

Kobilere destek kredileri adı altında verilen kredilerin neredeyse tamamı amacına yönelik kullanılmıyor. Nakit sıkıntısı çeken, buna bağlı olarak kredi yada kartlarında gecikme olan kobi ne yazık ki bu desteklerden faydalanamıyor. Ödemelerini yapabilen, nakit sıkıntısı çekmeyen ve bu desteğe gerçek anlamda ihtiyacı olmayan kobiler bu destekleri kullanıyor.

Burada destek amacının dışına çıkmış oluyor. Gerçek anlamda sıkıntısı olan kobi bu desteklerden faydalanamıyor ve ciddi sıkıntılara giriyor. Bunun sonucunda işletmesini kapatmak durumunda kalıyor. Bu durumda ülke ekonomisinin mikro dan makroya doğru sıkıntıya girmesine neden oluyor.

Sonuç olarak devlet teşviklerinin gerçek anlamda amacına uygun olarak kullanılması için hükümet gerekli düzenlemeleri yapmalı. Burada amaç sıkıntıda olan kobiyi kurtarmak ise mevzuat ona göre yapılandırılmalı. BDDK, sıkıntıya girmiş kobilere kredi verme şartlarını düzenleyerek bankalara şart koşmalı ve kobilerin önünü açacak düzenlemeler yapmalı.

Büyük şirketler sermayelerini yurt dışına kaçırıyor, borçlar ise Türkiye’de kalıyor.

Kobi ülkede kalır, para ülkede kalır, ekonomi canlanır.